Prof. Dr. Fincancı’ya Tahliye
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı ve adli tıp uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı hakkında iki buçuk ay sonra tahliye kararı verildi.
Fincancı’nın “örgüt propagandası” suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması bugün İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkeme, Korur Fincancı’yı “örgüt propagandası” suçlamasından 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırırken, tahliyesine karar verdi.
Korur Fincancı, Ekim 2022’de Avrupa’da yayın yapan Kürt televizyonu Medya Haber’de TSK’nın Irak Kürdistan Bölgesi’nde yürüttüğü askeri operasyonlarda kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin yayımlanan görüntüleri değerlendirmesinin ardından, önce sosyal medyada hedef gösterilmiş, ardından da tutuklanmıştı.
Adliye önünde polis barikatı
Fincancı bu duruşmada da salona jandarma çemberinde getirildi.
Çok sayıda hekim, hak savunucusu ve gazetecinin yanısıra, PEN Norveç duruşma raportörü, Human Rights Watch (HRW), European Doctors (CPME) ve FİDH temsilcileri, Almanya başkonsolosu, AB Delegasyonu, Hollanda, ABD, İsveç konsolosluklarından temsilciler duruşma salonunda hazır bulundu. İzleyiciler ve avukatlar salona sığmadı.
Duruşma salonunda sivil giyimli polisler de hazır bulundu. Duruşma boyunca savunmalar, polis telsizlerinin sesiyle kesildi.
Mahkeme, avukatların reddi hakim kararının reddedildiğini açıkladı. Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, ret kararının gerekçesinin net olmadığını söylerken, gerek duruşma salonundaki düzen, gerek üç avukat sınırlandırması gibi uygulamalarla mahkemenin adil yargılama hakkını ihlal ettiğini söyledi.
Önceki dönem İzmir Baro Başkanı Avukat Özkan Yücel de, bugün adliye girişinin polis barikatlarıyla kaplı olduğunu, yurttaşların adliyeye ve duruşma salonuna girişinin engellenmeye çalışıldığını anlatırken, savunma hakkının kısıtlandığını belirtti. Yücel, savcının telefonuyla oynamasına ve beyanları dinlememesine tepki gösterdi. Savcı, tüm duruşma boyunca telefonu ve önündeki bilgisayarın klavyesiyle meşgul olmaya devam etti.
Milli Savunma Bakanlığı avukatı, üçüncü kez duruşmaya gelerek davaya katılma talebinde bulundu. Mahkeme tüm talepleri reddetti.
Avukatlar: Hukuki değil siyasi bir dava
Şebnem Korur Fincancı’nın söz istemesi üzerine, mahkeme başkanı “Size önceki celsede de söz vermiştik ama yine verelim” dedi.
Sözlerine salondakilere teşekkür ederek başlayan Fincancı, “Artık siyasi iktidar dışında kimsenin ağzına kimyasal silah kelimesini alamaması, korku ikliminin yaratıldığını gösteriyor. Ama korkunun ecele faydası yok, Sayın Hakim” dedi.
Avukatlar Öztürk Türkdoğan, Hülya Yıldırım ve Meriç Eyüboğlu bunun siyasi bir dava olduğunu söylerken, suç unsurlarının oluşmadığını anlattı. Fincancı’nın örgüt propagandası suçlamasıyla tutuklanmasının hukuki olmadığına ilişkin emsal AİHM ve AYM kararlarını, Yargıtay içtihatlarını ve çeşitli Venedik Komisyonu görüşlerini mahkemeye sundular. Anayasaya aykırılık kararı verilmesini istediler.
Avukatların beyanlarından sonra hakim “Yargılamaya son vereceğiz, duruşmayı bitireceğiz” diyerek Fincancı’dan son sözlerini söylemesini istedi. Avukatlar buna itiraz etti, Anayasaya aykırılık talebinin bir ara karar gerektirdiğini, hakimin duruşmada olanları dinlemeden ceza vermeye çalıştığını söyledi.
Fincancı da son sözünde “Bu hukuki değil, siyasi bir dava. TTB’yi, demokratik ilkeleri yok etmek, toplumun hak arama iradesini yok etmek üzerine bir dava” diye konuştu.
Savunmaların ardından mahkeme ara verdi. Aradan sonra kararını açıklayan mahkeme, Fincancı’nın örgüt propagandası suçlamasından 2 yıl 8 ay 15 gün cezalandırılmasına karar verdi. Mahkeme, cezaevinde kaldığı süre ve verilen ceza miktarına bağlı olarak, Fincancı’nın tahliye edilmesine karar verdi. Mahkeme ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun 53. Maddesinin uygulanmasına karar verdi. Buna göre, Korur Fincancı hakkındaki hüküm onanırsa Fincancı doktorluk mesleğini icra edemeyecek ve TTB başkanı olarak da görev yapması mümkün olmayacak.
PEN Norveç olarak Şebnem Korur Fincancı’nın özgürlüğüne kavuşmasından ötürü sevinçli olmakla birlikte, Korur Fincancı’nın ve tüm Türkiye toplumunun ifade özgürlüğünü hiçe sayan cezayı sert şekilde kınıyoruz. Umarız ki, Korur Fincancı’nın savunma avukatlarının karara itirazının akabinde üst mahkeme ifade özgürlüğünü koruyan bir karara imza atacaktır.